Run On Kore Dizisi Konusu ve Yorumu

 


Herkese merhaba,

Bugün Netflixte sürekli gördüğüm ve bir çırpıda izleyip bitirdiğim Run On dizisinden bahsetmek istedim.

Öncelikle konusundan kısaca bahsedecek olursam;

Dizi, daha önce tamamen farklı dünyalarda yaşayan, birbirlerini tanıdıkça ve birlikte olgunlaşmaya başladıkça, kendilerini hapsettikleri kalıpları kıran iki kişinin arasındaki romantik ilişkiyi konu almaktadır.

Açıkçası oyuncuları isim olarak duysam da daha önce hiç izleme fırsatım olmamıştı iyi ki bu dizide karşıma çıktılar çünkü hepsi mükemmeldi.

Diziyi diğerlerinden ayıran en önemli şey bana kalırsa hiç abartı olmaması, toksik ilişkilerin, aşk üçgenlerinin olmaması, sağlıklı ilişkilerin olması. Bu açıdan örnek olabilecek bir dizi bile diyebilirim.

Tamamen hayatın içinden olan, dizi değil de gündelik yaşamlarını köşeden izliyormuşum gibi hissettiren çok naif bir diziydii.

O kadar çok görüyoruz ki aşk üçgenlerini, bir tabanı olmayan ilişkileri böyle mantıklı, harika diyalogların olduğu dizileri izlemek insanı gerçekten iyi hissettiriyor.

Dizinin müzikleri, sinematografisi de bir o kadar güzel.

SPOILER

Dizi hakkında detaylı yorumuma geçersem;

Öncelikle ilk bölümden hikaye sizi içine çekiyor. Karakterlerin ilginçliği ve alışılmamış olması merak ettiriyor.

Atlet, tercümanlık gibi farklı meslekleri olan insanları izlemek çok hoştu. Başta atletizm kulübündeki olaylar yüzünden klişe bir şekilde ilerleyeceğini düşünmüştüm ama öyle olmadı.

Başroldeki kadın karakterler çok güçlü ve akıllıydı o kadar hoşuma gitti ki bu. 

Ki seon gyeom (yanlış yazabilirim bu arada ismini) ve Mi Joo'nun ilişkisinin ilerleyiş çok yerindeydii. Mi Joo'nun kendini sevmenin ne kadar önemli olduğuna değinmesi, Ki Seong yeom'un kendini hayatını düşünmesini, kendini de sevmesi gerektiğini vurgulaması o kadar önemli ve güzeldi ki. Ki Seong Yeom etrafındaki herkesin hislerin düşünen, iyiliğini isteyen, seven ama kendine dönüp bakmayan hatta belki kendini nasıl seveceğini bile bilemeyen biriydi. Ama Mi Joo'yla tanıştıktan sonra değişmesi, kendini daha iyi ifade etmeye başlaması, hislerini göstermesi çok güzeldi. Gerçekten çok sağlıklı bir ilişkileri olduğunu düşünüyorum.


Mi Joo'nun kendi değerinin farkında olması, kendini ön planda tutması bencilce bir şekilde değil de olması gerektiği gibi bunları yapması çok hoştu. Gerçekten dizide öyle aşırı büyük olaylar olmamasına rağmen verilen mesajları çok sevdim ben.

İkinci çiftimize gelirsek-ikinci çift demek istemiyorum aslında çünkü bence dizide hiçbir karakter geri planda değildi.- aralarındaki uyuma bayıldım.

Çok ama çok havalı olan Seo Dan-Ah, sanat dahisi olan Yeong hwa o kadar güzel bir dinamikleri vardı kii cidden her sahnelerini gülümseyerek izledim diyebilirim. Ve cidden öye uçuk kaçık olaylar yerine aşırı gerçekçi bir şekilde ilerledi ilişkileri. CEO ve öğrenci ilişkisi öyle çok uç tesadüflerle değil de gerçekten olabilecek durumlarla bir araya gelmeleri bence ayrı bir güzellik kattı.



Birbirleriyle tatlı tatlı didişmeleri, Yeong Hwa'nın resimle hislerini dökmesi, ikisinin de birbirine kattıkları,Yeong Hwa'nın büyümesi, Dan Ah'nın sevgiyi hissetmesi, ilişkilerinin gidişatı her şeylerine bayıldım.



Bence bu dizideki yan karakterlerde çok iyiydi. Yani keşke şu karakter olmasaydı ne gerek var dediğim kimse yok.

Yeong Hwa'nın kafede çalışan arkadaşının ona açılması, Yeong Hwa'nın verdiği çok ama çok güzel tepkisi, Dan Ah'nın özür dilemesi... Hepsi o kadar ama o kadar güzel detaylardı ki...

Dan Ah'nın asistanının May le olmaları çok şaşırtıcı ama çok tatlıydı. Dizinin sonlarında her şeyin herkesin mutlu olması yoluna girmesi ama bütün bunların mantıklı ve gerçekten olağan bir şekilde olması çok iyiydi.

Bence bu dizide güzel olanlardan biri de karakterlerin hislerini gerçekten görebilmemiz. Acaba şu mu bu mu demeden ne eksik ne fazla her şey o kadar yerindeydi ki durumlar karşısında karakterlerin düşündükleriyle empati kurabiliyorduk.

Özellikle başroldeki kadın karakterlerin güçlü duruşlarına bayıldım. Seo Dan Ah ve Mi Joo arkadaşlığı, May Mi Joo arkadaşlığı hepsi o kadar hoşuma gitti ki. Klişelerden uzaktı her şey.


Ki Seong Yeomun ablası da çok cooldu gerçekten . Annesinin sonunda babasına karşı çıkması, babasının pişmanlığı falan bence güzel bağlanmıştı.

Ayrıca dizinin sonunda mutlu son hakkında yaptıkları konuşma da güzeldi. Mutlu son olması için ne olması gerekir,bu herkes içi farklı değil midir? Böyle kalıplara bağlı kalmamak güzel.


Dizinin sonunda Ki seong Yeom 'un arkadaşlarının ajansa gelme detayı da çok güzel düşünülmüştü. Seo Dan Ah'ın idol kardeşi de aşırı tatlıydı ya sonunda onun da yüzü güldü neyse ki.

Dizi hakkında yazacak söylenecek biir sürü şey var ama izleyerek görün istiyorum.

Gerçekten izlerken insanı asla yormayan, aksine iyi hissettiren, diyaloglarıyla insanın kalbini rahatlatan çok naif ve çok güzel bir hikayeydi. Run On.

Eğer görüyorsanız, izlemekte tereddüt ediyorsanız hiç durmayın derim ben.

Şimdiden izleyecek olanlara iyi seyirler dilerim :)


Yorum Gönder

0 Yorumlar