Abyss Dizi Yorumu

credit:pinterest

Herkese merhaba,
Geçenlerde final yapan Abyss dizisini bitirip yorumlamaya geldim.
Konusunu daha önce blogda paylaşmıştım. Buradan bakabilirsiniz.

Öncelikle Park Bo Young'u "Oh My Ghost" dizisinden beri çok seviyorum. Çok minyon, çok şirin. Oyunculuğunu da çok beğeniyorum. Kendisi bu diziye başlamamdaki en büyük etkendi diyebilirim.
Ahn Hyo Seop'u ilk kez bu dizide izledim. Görsel olarak tatlı bir çift olmuş bu ikili.




Bir de bence oyunculardan dizinin rengi olan Dedektif Park. Kendisini çok seviyorum, ne zaman bir dizide görsem o diziye kendinden bir şeyler kattığını düşünüyorum.

Bir de diziye konuk oyuncu olarak gelen bir çift var ki onları görünce dört köşe oldum.
The Smile Has Left Your Eyes,diğer adıyla "Hundred Million Stars from the Sky" dizisindeki Jin Kang- Moo Young çifti ilk bölümde  konuk oyuncu oldular ki bu bence biraz manidar oldu.

Şöyle ki , izlemeyenler spoiler olacak okumayınız, ikili dizide ölüp sanki tekrar canlanmış gibi gösterildiler ve yıldız kaydığında da "yüz milyonuncu yıldız kaydı, gitmeliyiz" demeleri bence harika detaylardı:)




Öncelikle şunu söyleyeyim; bu diziyi izlemeyi düşünüyorsanız kesinlikle beklentilerinizi yüksek tutmayın.
Ben öyle yaptım, o yüzden de umduğumu bulamadım. Konusu çok ilgi çekici olduğu için işlenişin de daha farklı olacağını düşünmüştüm; ama bence senaryoda çok fazla kendini tekrarlayan durumlar vardı.
Ama beklentisizce, fantastik bir dizi izlemek için başlarsanız beğenebilirsiniz
Ben de beğenmedim değil; ama dediğim gibi beklentimin altında kalan bir dizi oldu.

SPOİLER İÇERİR

Dizinin ilk bölümü gerçekten çok iyi başladı. Secret Garden'dan tanıdığımız Kim Sa-rang'ı konuk oyuncu olarak görmek çok hoşuma gitti. Kendisini çok beğeniyorum.

Ama dizinin sonraki bölümlerinde Abyss'in neden Cha Min'e geldiğini kısaca da olsa söylemelerini beklerdim ki sadece bu da değil özellikle son bölümlerde Abyss ile ilgili çok fazla saçma durum olduğunu düşünüyorum.

Abyss'in gök kuşağı renginde olması ve mor olunca sadece bir haklarının kaldığını düşünmeleri falan çok yüzeysel geçilmişti. İlk bölümlerdeki gibi Abyss'in üzerinde çıkan yazılardan bunu öğrensek daha iyi olurdu.

Final bölümünde Cha Min kaybolurken aklıma direkt Goblin'in kaybolması sahnesi geldi. Orada Kim Go Eun harika iş çıkarmıştı. Park Bo Young da iyiydi; ama sahne biraz sönük kalmış. Kaybolma efekti çok garipti.

Cha Min kaybolduktan sonra Abyss sayesinde Se Yeon'u izleme detayını sevdim.
Ama iki üç bölümdür ortalarda görünmeye başlayan büyükbabanın olayını da anlamadım.
O büyükbaba kimdi, neden onlarıı izliyordu, Se-yeon'un ilk bölümlerde evine gelen kağıt toplayan adam mıydı, o kısım tam bir muamma. 
Onun dışında onda da Abyss olması ki muhtemelen Cha Min'i o diriltti bu sahneyi de açıkça göstermediler, Cha Min'in gezegende kalamayacağını söyledikten sonra nasıl dirildiği çok havada kaldı bence. Cha Min arafta kalmış gibiydi, ruhu ortalarda dolanıyordu; ama yaşlı adam buna rağmen Abyss ile onu döndürdü.
Bu Abyss'in tam olarak kimlere neden verildiğini güzelce anlatmalarını isterdim.

Bunun dışında Oh Yeong-cheol olayının aşırı uzadığını düşünüyorum.
Evet, katillerini bulamaya çalışıyorlar hikaye bu ; ama ben bu olurken daha çok ikili arasındaki ilişkiyi izleyeceğimizi düşünmüştüm.
Se-yon eskiden çok güzel, Cha Min görece olarak tipsiz bir insandı ve yeniden dünyaya geldiklerinde tam tersi bir durum oldu. Bundan sonra ikili arasındaki olayları daha komik ve eğlenceli şekilde izleyesekdik daha zevkli olurdu.
Ne zaman ikilinin eğlenceli bir sahnesi başlasa hemen araya başka başka olaylar girdi. Doyasıya izleyemedik bu çifti ki bence beraber çok tatlı görünüyorlardı.

Cha Min'in, Se-yeon'a olan aşkı çok güzeldi, Se-yeon'un da ondan hoşlandığını kısaca gösterdiler; ama daha çok flashback yapsalardı keşke. Çünkü ilerleyen bölümlerde babasının da Cha Min'i çok sevdiğini öğrendik. Se-yeon'un aşkıyla ilgili daha fazla şey izlemek isterdim.
Cha Min'in gizli odası çok güzeldi. Orada beraber çizgi roman okumaları, müzik dinlemeleri, beraber vakit geçirmeleri alan çok tatlıydı.



İkili farklı bir görünüşle hayata dönmelerine rağmen etrafındakilerin bunu kabullenmeleri de çok kolay oldu diye düşünüyorum. Özellikle Cha Min'in annesi şak diye kabullendi. O kısım da pek olmamıştı. Bir de final bölümün Se-yen ölmediğini açıkladığını babası bu durumu kabullendi hala kabullenemedi mi o da havada kaldı.

Dediğim gibi dizide çok fazla oturmayan ve tekrarlanan olaylar olduğu için sıksa da bu ikilinin sahneleri ve Dedektif Park için bu diziyi izledim diyebilirim. Mi-do'yla ikisi çok komiklerdi :)
Hee-jin olayı da biraz uzadı yani dizide gereksizce çok uzadı olaylar bence genel olarak.

Dizinin bir müziği var ki aşırı beğendim; Kim Feel-Fallin' şarkısı bence bu dizinin en güzel şeyiydi :))

Sonuç olarak; eğer fantastik dizi seviyorsanız beklentisiz bir şekilde izleyebilirsiniz.
Keşke daha romantik, eğlenceli sahneler izleyebilseydik, uzayan olaylar yerine o zaman daha çok sevebilirdim.

Bu arada dizileri indirerek izleyenlerdenseniz şuradan altyazılarıma ulaşbilirsiniz.

Bir sonraki yazıda görüşmek üzere...

Not: Resimler tumblrdan alıntıdır.

Yorum Gönder

4 Yorumlar

  1. ilk bölümde cha min i yanlışlıkla öldürdükleri için abyss yi ona verdiler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tesekkurler, orayi kacirmis olabilirim ama hala kafada cok soru birakan bir dizi :)

      Sil
  2. daha sonradan kendi vücutlarına dönüyorlar mı? secret gardendaki gibi

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Dönmüyorlar. Çünkü ruhlarına göre bedenleri şekil aldığından her şekilde ruhları gibi görüneceklerdi.

      Sil

Lütfen konuyla alakalı fikirlerinizi belirtin...