Crash Landing on You Dizi Yorumu

Herkese merhaba,
Bu yazımda bu hafta final yapan "Crash Landing on You" dizisini yorumlamaya geldim :)
Öncelikle diziye BAYILDIM!
Zaten Hyun Bin'in olması daha dizi başlamadan beklentileri uç seviyeye çıkarmıştı. Adamın modası hiç geçmiyor :)
Zaten bu dizi için yaptığı sporla omuzlarının daha da genişlemesi, piyanoyu öğrenmesi falan adama yeniden hayran olmamı sağladı :)
Son Ye jin'se çok beğendiğim ve güzel bulduğum kadın oyunculardan biri.
İkiliyi acayip yakıştırdım.
Hyun Bin'i şimdiye kadar en çok Ha Ji Won'la yakıştırıyordum; ama Son Ye Jin bunu bozdu diyebilirim :)
İkilinin uyumları harikaydı.

Dizi konu itibariyle aşırı yaratıcı olmasa dizinin işlenişi çok güzeldi.
En romantik dizilerden biriydi.
Dizinin İsviçre'de geçen kısımları görsel açıdan da hikaye açısından da muhteşemdi!
Dizideki yan karakterler sıkmayıp aksine diziyi daha da renklendirdi.
Müzikleri şahaneydi.

Ve benim yine çok sevdiğim oyunculardan Kim Jung Hyun' da döktürdü.
Dizi konusu nedeniyle başlamadan Kore'de eleştirilse de final bölümü Goblin'in final reyting rekorunu geçerek yeni bir rekora imza attı. Tabii ki kablolu kanal olan tvN için konuşuyorum.

SPOİLER İÇERİR

Dizinin her bölüm sonunda gösterilen epiloglar çok hoştu. Aslında tesadüfen ikilinin aynı anda İsviçre'de bulunmuş olması, Hyun Bin'in onun fotoğrafını çekmesi, Se-ri'nin onun çaldığı şarkıyı duyması çok duygusal ve güzeldi.
İzlediğim en romantik dizilerden biriydi diyebilirim.
Ri Jeong Hyeok'un Se-Ri için kahve demlemesi, kokulu mum araması, şampuan bulması çok hoştu :)
İzlerken sürekli yüzümde bir gülümseme oluştu.
Se-Ri'nin Ri Jeong Hyeok'un kitaplarından " Seni seviyorum" yazması (finalde aynısını taklitçi Ri Jeong Hyeok'da yaptı :D) , domates bitkisi alması, yılbaşı ağacı kurması falan aşırı güzeldi.
İkilinin bütün sahnelerinden romantizm akıyordu. Hiçbir şey yapmasalar, sadece baksalar bile yetiyordu yani o derece :)
NIS'dekiler bizimkileri araştırırken Ri Jeong Hyeok'un davranışlarını izlemeleri çok komikti. 
Kiss sahneleri vardı, ama bazıları o kadar uzaktan çekilmişti ki gerçekten anlam veremedim.
Se-Ri Güneye döndükten sonra, Ri Jeong Hyeok'un gelmesi ve sonra diğer askerlerin de onun peşinden gelmesiyle olaylar daha da renklendi bence.
Kuzey Kore'den çok farklı olan Güneyi gören askerlerin konuşmaları, şaşkınlıkları, saunadaki mutlulukları çok komikti.
Se-Ri nin , k-drama hayranı olan Kim Ju-Meok'u hayranı olduğu oyuncuyla görüştürmesi çok komik, çok eğlenceli ve çok güzeldi.

Dizinin her sahnesinde küçük ama iç ısıtan detaylar vardı.
Jung Man Bok'un onlarla gelmesi zaten hem iyi hem de faydalı oldu. Onca yıl insanları dinledikten sonra hastaneye gizlice koyduğu dinleme cihazı sayesinde hem durumu takip edebildiler hem de olayların gelişmesine katkısı oldu. Ayrıca Se-Ri'nin evini bulmak için kafedeki insanları dinlemesi ve onların hayatlandaki olayları saunada anlatması çok komikti.

Finalde beni en çok sevindirenlerden biri de Man Bokun onca yaşadıklarından sonra film stüdyosunda işe girip doğanın için ses kayıtları yapmasıydı.
Pyo Chi Su ayrı komikti, Se-Ri'yle atışmaları, içten içe onu sevmesi ama belli etmemek için uğraşması falan çok hoştu. En çok güldüklerimden biriydi.
Geum Eun Dong'un internet kafede oyun oynayıp aslında farkında olmadan Ri Jeong Hyeok'la dövüşmesi, ve Ri Jeong Hyeok'un ona karşı yenildiğini öğrenmesi çok komikti.
Daha sonra final bölümünde Se-Ri's choice şampuanı almaları ve yine hem Se-Ri için mutlu olup hem de üzülmeleri çok hoştu. Dizide hem gülüp hem ağlatan sahneler çoktu.

Se-Ri ve Ri Jeong Hyeok'un ilişkisini nasıl anlatsam gerçekten bilemiyorum. İzlediğim en güzel çiftlerdendi.

Final bölümü de bence çok güzel bağlandı. Olabilecek en mutlu son oldu. Hele o İsviçre'deki evlerinin manzarası neydi öyle...

Ri Jeong Hyeok yine piyano çalmaya geri döndü ve İsviçre'ye gitti.
Finalle ilgili kafama takılan tek şey İsviçre'ye gittiğinde Se-Ri'yi aramaması. Yani tesadüfen karşılaşmayı beklemek kaderin sınırlarını zorlamak gibi geldi biraz bana ama bunu da görmezden gelebilirim çünkü tekrar kavuşma anları mükemmeldi!
Sanki bir film sahnesinden fırlamış gibiydi.Zaten son bölüm bir film uzunluğundaydı.
İkili müthişti gerçekten.
Şimdi tek tek bütün sahneleri yazamayacağım çünkü anlatamam izleyin diyorum :)
Hyun Bin'in her haline şahit olduğumuz bir dizi oldu tüm karizmasıyla :)

Gelelim ikinci çiftimize Seo Dan ve Alberto Gu(Gu Seung Jun)...
Finalle ilgili en beklemediğim olaylardan biri kesinlikle Gu'nun ölmesiydi.
Valla gözyaşları sel oldu gerçekten.

Seo Dan'la ikisi o kadar havalıydı ki...
Onu geçtim Gu Seung Jun'un yaşadıklarından sonra mutlu olmayı hak ettiğini ve senaristin mutlu son yazacağını düşünmüştüm; ama maalesef öyle olmadı. Bari daha önce ilişkileri başlasaydı.

Alberto Gu'ya başta beri gıcık olamadım aksine nedense sevdim. Zaten hikayesini öğrenince daha çok ısındım. Sayesinde Seo Dan gerçekten aşkın nasıl bir şey olduğunu öğrendi. 
Alberto Gu'nun pazarda kaçarken dilenci çocuğa para vermesi, benim de ailem yok demesi çok duygusaldı.Zaten bunun üstüne öldüğü sahne daha da hüzünlü oldu. En azından arkasından ağlayacak birinin olmasına sevinmesi...:( 15. bölümde Gu Seung Jun'un biletini yırtıp Seo Dan'ın kaçırıldığı yere giriş sahnesi dizideki en havalı sahnelerden biriydi.

En çok üzüldüğüm şey dizide bu oldu gerçekten.
Finalde Seo Dan'ın özgür kız modunda olmasını da çok sevdim. Kimseye bağlı olmadan kendi yoluna gitti.

Kuzey Kore'de olan bölümlerin başta biraz sıkacağını düşündüm; ama öyle olmadı.
Kuzey Kore'deki köyde yaşayan insanlar ve Ri Jeong Hyeok'un bölüğündeki astlar kesinlikle çok eğlenceliydi. Diziye renk kattılar.
Onları izlerken çok güldüm gerçekten.
Köydeki kadınların birbirlerini her durumda korumaları, her zorlukta birbirlerinin yanında olmaları, Se-ri'yi aralarına alıp sahip çıkmaları çok hoştu.
Ayrıca Se-ri 'nin de onlara Seri's Choice'da limited edition ürünler yapıp üzerine hepsinin resmini koyması aşırı güzel bir detaydı.

Ri Jeong Hyeok'un ve Seo Dan'ın ailelerini de sevdim. Yan karakterlerin hiçbiri sıkıcı ve gıcık değildi.
Se-Ri'nin abileri hariç.
Cho Cheol Gang'dan bahsetmeyeceğim hiç. Bildiğimiz dizilerdeki kötü karakterlerden biri.

Dizi cidden keşke bitmese dediğim dizilerden biri oldu.
Bütün o tesadüfleriyle, ince detaylarıyla, naifliğiyle dört dörtlüktü.
En sevdiğim müzikleri;
Kim Kyoung Hee-Sigriswill (genelde İsviçre bölümlerinde çalan şarkı)
IU- Give You My Heart
Davichi-Sunset
Yoon Mi Rae-Flower oldu.

Sanırım dizide ikilinin evlendiği sahneler de çekilmiş; ama politik nedenlerden dolayı silinmiş ve yayınlanmamış, keşke onları da görebilseydik...

Yazımın sonuna geldim, aslında biiir sürü şey var; ama izleyenlere bırakıyorum o kadarını :)
Şiddetle önerdiğim bir dizi. Hatta bu hafta sonu da Netflix'e geliyor.
İzleyenlerle yorumlarda buluşalım.

Destek olmak için reklamlara tıklayabilirsiniz :)
Görüşmek üzere...

Not: Gifler tumblr'dan alıntıdır.