İçinizi Isıtacak Bir Dizi: This is Us


Credit: NBC


Diziye ilk bölümünde vuruldum diyebilirim! Sonrası zaten etrafımdakileri de diziyi izlemeleri konusunda darlamakla geçti.
Dizide aile, kardeşlik,aşk ve bolca sevgiye tanık olacaksınız.
İnsanların düşünceli, hassas,mutsuz,eğlenceli , hüzünlü, şanslı kısaca hepimizin zaman zaman yaşadığı duygularını izleyeceksiniz.

Öncelikle dizinin beni çeken kısmı izlerken yormaması. Evet çok fazla duygu değişimlerini arka arkaya hissetmeniz biraz yorucu olsa da dizide çok fazla entrika ve aksiyon ögesi bulunmadığından dolayı bence izlemesi kolaylaşıyor.

İkincisi dizide aile kavramının çok ince ve güzel işlenmesi. 
Hem flashbacklerde hem de günümüzde, çocuklarda gördüğümüz kadarıyla o kadar başarılı bir şekilde önümüze koyulan bir senaryo var ki o sıcaklık ekrandan taşıp size ulaşıyor.

Diziden kısaca bahsetmek gerekirse;
Jack ve Rebecca'nın harika bir evlilikleri var ki bence izleyen herkes Jack'i bir koca ve baba olarak çok fazla sevecektir, ve onların hikayelerini hem 1980 li yıllardaki hem de günümüz haliyle görüyoruz. (hatırlatma: Günümüzde ikilinin durumu bizi üzüyor o ayrı)
İkilinin, özellikle Jack'in, fena halde çocuk istemesiyle Rebecca hamile kalıyor ve üçüzleri olacağını öğreniyorlar. Ancak doğum sırasında çocuklardan birini malesef kaybediyorlar ve doğumu yaptıran doktor Jack' e hayatı boyunca unutamayacağı ve çocuklarının dahi yıllar sonra hatırlayacakları o harika sözleri söylüyor.




Öyle bir tesadüf ki o saatlerde bir itfaiyenin önüne bırakılan yeni doğmuş bir çocuk hastaneye getiriliyor ve ikili çocuğu evlat ediniyorlar.
İşte This is Us böyle başlıyor.

Dizide yaşama dair çok güzel hatırlatmalar yapıldığını düşünüyorum.
Randall'ın sonradan bulacağı kanser hastası babasından yaşamın aslında ne kadar kısa olduğunu ve keyif alarak yaşanması gerektiğini, pişmanlıkların insana ne kadar ağır geldiğini , Kevin'dan hayatı gerçekten ama gerçekten sevdiğimiz işi yaparak geçirmemiz gerektiğini, Kate'den küçükken yaşadığımız ve maruz kaldığımız durumların geleceğimizi nasıl şekillendirdiğini...
Dizide  Randall'ın çocukken ve günümüzde hala çektiği sıkıntılar gerçeklerle yüzleşmemize neden oluyor.


Credit: Tv Guide


İzlerken ders çıkarılması gereken ve üzerine gerçekten düşündüren sahnelerle dolu This is Us.
Ve her bölümde illaki ya mutluluktan ya da hüzünden kendinizi gözlerinizden yaşlar akarken bulabilirsiniz.
Müziklerine zaten hiç girmiyorum. Kim seçiyor bilmiyorum ama gerçekten tek kelimeyle mükemmeller.

Dizide en sevdiğim karakterlerse Jack ve Randall.
E tabi Toby'i  de unutmamak lazım. Bu kadar çabasız sempatik karakterler nadiren yazılıyor.
Dizide en sevdiğim şeylerden bir başkası da flashbacklere dönüp ailece gelenek haline getirdikleri şeyleri ve çocukların büyümelerini izlemek. Gözler doluyor.


Credit: US Weekly

Karakterlerde yıllar içine meydana gelen değişimler insanı tuhaf hissettiriyor ve dizi bu noktada kendine daha da bağlıyor.
Belki klişe gelecek ama insanın sevdikleriyle birlikte yaşamasının ve yaşlanmasının ne kadar paha biçilemez olduğunu bu dizi bir kez daha bize gösteriyor.


Credit: Realitytvworld


Özetle bu harika sonbahar gününde izleyecek sıcacık bir dizi arıyorsanız hiç durmadan başlayın derim.Kendinizi yağmurlu bir günde sıcak çikolata yudumluyor gibi hissedeceksiniz.

Dizinin çok sevdiğim bir şarkısıyla sizinle vedalaşıyorum.




Yorum Gönder

0 Yorumlar