Lovely Runner Kore Dizisi Yorumu

 

LOVELY RUNNER KORE DİZİSİ YORUMU

Herkese merhaba!

Uzun bir aradan sonra beni bloguma döndüren bir diziyi yorumlamaya geldim bugün, Lovely Runner!

Son zamanlarda izlediğim dizilerden çok keyif alamıyordum hatta yarıda bırakıyorum ki hiç huyum değildir; ama bu dizi bana o kadar keyif verdi ki tek bir saniyesinde bile sıkılmadım.

Beni ilk k-drama izlediğim zamanlara götürdü diyebilirim, gerçekten hem nostaljik bir havası vardı hem de aşırı güzel bir diziydi.

Dizide karakterlerin lise dönemlerinden yetişkin dönemlerine kadar bütün o zamanlarına şahit olmak harika ve diziye bu yüzden klasik bir gençlik dizisi diyip geçemiyoruz kesinlikle.

Ayrıca dizinin ilk bölümünde verilen ünlü birinin fangirlü olmaktan çok farklı ve detaylı, çok güzel işlenmiş bir konusu vardı.

Dizinin konusundan kısaca bahsedecek olursam;

Başrol kadın karakterimizin yaşadığı kaza sonrası onun hayata tutunmasını sağlayan müzik grubu üyesiyle yaşadığı karşılaşmayı ve başrol erkeğimizin ölümü sonrası karakterimizin onu kurtarmak için zamanda yolculuk yapmasını izliyoruz.

Dizinin artılarından da bahsedip detaylı yorumuma geçeceğim hemen;

-Dizinin müzikleri aşırı güzeldi. Böyle dizide müzik yapan insanların şarkılarının normalde de öyleymiş gibi dizideki grup isimleriyle yaptıkları şarkılara bayılıyorum. Ayrıca Spring Snow şarkısının naifliği...

-Karakterlerin uyumu ve kimyası mükemmeldi. Uzun zamandır bu kadar yakışan bir çift izlememiştim.

-Yan karakterler hiç sıkmadı, uzayan ya da çok uzun süre çözümlenmeyen bir olay olmadı, merak uyandırıcıydı.

-Karakterlerin tüm dönemlerine şahit olmak çok hoştu.

-Sahneler aşırı dolu doluydu, başrol çiftimizi doya doya izlettiler bize, yan karakterler de çok tatlıydı.

SPOILER İÇERİR

Dizinin ilk bölümünde başta benim de düşündüğüm gibi fangirl bir kızın hayatını izleyeceğimi düşünmüştüm ama çok yanılmışım. O kadar naif ve güzel bir aşk hikayesi izledik ki tüm bölümleri yüzümde bbir gülümsemeyle izledim.

Im Sol zamanda geriye gidip Sun Jae'yle ilk kez karşılaştıktan sonra Sun Jae'nin aslında Im Sol'den hoşlandığını görmemiz o kadar güzeldi ki, eridim resmen. Im Sol her şeyden habersizken Sun Jae'nin uzaktan onu sevmesi, onu korumaya çalışması ve kurtarışı.. 

Hem şaşırdım hem de çok güzel bağlanmıştı. İlk bölümde Han Nehrinde karşılaştıklarında Sun Jae'nin yaşadığı duygusallığı sonradan görünce o kadar üzüldüm ki aşırı naifti.

Lise dönemleri aşırı tatlıydı. Sun Jae her yaşında çok düşünceli biriydi.

Tae Sung karakterini de çok sevdim ben. Serseri gibi görünmesine rağmen aslında hassas biri oluşu ve Im Sol ondan ayrıldıktan sonra yaşadıkları çok tatlı ve üzücüydü Tae Sung' u ayrı sevdim ben.

Şöyle bir düşününce gelecek değiştikçe Eclipse grubunun kaderinin de değişmesi çok garip ve iyiydi. Dizide her şey çok detaylı düşünülüp yazılmıştı bence ama değişmeyen kaderleri sonucu Sun Jae yine ünlü ve Im Sol le yaşadığı tüm zamanlarda beraberdi, ay çok güzel.

Her geçmişe gidip geri döndüğünde günümüzdeki karşılaşmalarını izlemek çok güzeldi. Kar yağarken Han Nehrinde Im Sol'un Sun Jae'yi beklemesi ve o karşılaşmalarından sonra yeniden Im Sole ondan hoşlandığını söylemesi, Im Sol ün pişman olmamak için Sun Jae'ye itirafı ve sonrasında olanlar...

Im Sol, lise döneminde Sun Jae'yi kurtaramadığını görünce üniversite dönemlerini izliyoruz.

Bu dönemlerde yine ikisi aşırı tatlıydı, karakterler birbirine çok fazla yakışıyordu izlerken çok çok büyük bir keyif aldım.

Üniversite dönemlerinde Sun Jae'nin yine Im Solden hoşlanması, Im Sol'un büyük tehlikeyi kendine saklaması ve Sun Jae'yi korumaya çalışması ama Sun Jae'nin Im Sol'ü anlaması ona sadece benden hoşlanmaya devam et demesi...

Bütün sahnelere bayıldım!

Her durumda ne kadar geçmişe giderse gitsin Im Sol'ün Sun Jae'yi kurtaramadığını görünce aslında hiç karşılaşmamaları gerektiğini düşünerek Sun Jae'nin hafızasından kendisini silmesi... Aşırı üzüldüm izlerken aşırı.

Im Sol o ilk karşılaştıkları yağmurlu günde Sun Jae'nin karşısına çıkmayıp duvarın dibine çöktüğü sahneyi izlerken benim de kalbim sıkıştı resmen o kadar kötü hissettim.

Dizi duyguları geçirmek konusunda çok iyiydi bence.

Gelecekte tekrar karşılaştıklarında Sun Jae'nin yine ve yeniden Im Solden hoşlanması... Kaderlerinde gerçekten birlikte olmak vardı. Ve dizide sadece ana karakterlerin değil yan karakterlerin de, Im Sol un abisi ve arkadaşının her şekilde evleniyor olması detayI falan o kadar iyiydi ki.

Im Sol un arkadaşı yine olsa aynı kaderi seçerim dediğinde diziyi özetlemiş oldu diyebilirim.

Sun Jaenin Im Solle yaşadığı tüm anıları hatırladığı sahne çok güzeldi. Bana Goblinde Quebec'deyken Eun Tak'ın Goblini hatırlama sahnesini aklıma getirdi, o da tüm zamanların favorisi benim için :)

Tae Sung sayesinde tehlikeden kurtulmaları Tae Sung ve Im Sol arkadaşlığı, Baek In Hyuk ve Sun Jae arkadaşlığının tatlığı, her durumda birbirlerini desteklemeleri, yardım etmeleri o kadar güzeldi ki. Ben böyle arkadaşlık ilişkilerini de izlemeyi çok seviyorum.

Geçmişin değişmesi ama Sun Jae'nin Sol'u unutamadığı halleri, ünlü olduktan sonra platonik olduğu Solu hatırlayıp her sarhoş olduğunda eski evlerine gitmesi, In Hyuk'un sürekli onu toplaması, Sole kendini beğendirmek için yaptıkları sürprizleri çok çok tatlı bir karakterdi Sun Jae.

Tehlike ortadan kalktıktan sonra ikilinin rahat bir şekilde yaşamasını da bize doya doya izlettiler.

Finali asla sıkıştırılmamış aceleye gelmemişti. İkilinin tatlı ve romantik sahnelerini bolca izledik ki ben daha fazla bölüm olsun çok çok isterdim. Sun Jae'nin teklif etmek için hazırladığı sürprizde yanlış zamanlama olduğunu fark edip toparlamaya çalışmaları aşırı komik ve tatlıydı ya :D Ama teklifi o kadar romantik ve güzel bir anda oldu ki bence onca sürprizden kat kat daha güzel bir teklifti, eridim.

Sun Jae aşırı tatlı bir karakter, ve Im Sol'ü mutlu etmeyi çok iyi biliyor. Im Sol de aynı şekilde her koşulda Sun Jae'yi düşünüp onun için uğraşıyor, harika bir ikili övmeye doyamayacağım sanırım.

Dizide komedi unsuru da çok güzel işlenmişti. Sun Jae'nin babasının düştüğü garip ve komik haller, Sun Jae'nin Solun ailesine rezil olması ve yaptıkları konsey toplantısı hahhaa

Sun Jae'nin Solun yeğeninin doğum gününde tüm aileyle tanışması ve tanışmadan önce anne babaları arasında geçen diyaloglar da çok komikti, ay hem güldüm hem duygulandım ben bu diziyi izlerken.

Im Sol'ün anneannesine bayıldım o kadar minnoş bir karakterdi ki... Diziyi özetleyenlerden biri de oydu bence. Sole anılarını beynin unutsa da ruhun asla unutmaz demesi ve son bölümde Sun Jae'ye artık mutlu yaşayın diyişi ay aşırı minnoştu saati baraja atıp sevinişi, her izlediğimde sarılmak istedim :)

Dizinin sonunda Im Sol un hayaline kavuşması, Sun Jae'yle dilek sahnesini tekrar yaşamaları.. Dizinin sahneleri ve bağlantılar o kadar iyiydi ki geçmişe gidip gelme sahneleri fazla olsa bile asla kafa karıştırmıyor ve her şey bir yere oturuyordu asla havada kalan bir şey olmadı.

Dizide o kadar fazla güzel sahne vardı ki yazmakla bitiremem kısacası kesinlikle izleyin!!

Eğer böyle tatlı mı tatlı, izlerken yormayan mutlu eden yer yer duygulandıran samimi ve naif bir dizi izlemek istiyorsanız kesinlikle kaçırmayın.

Bu arada Byeon Woo Seoku ilk kez izledim ve bence aşırı başarılıydı dizide, takipte olacağım kendisini :)

Bir sonraki yoruma kadar kendinize iyi bakın!!