Jealousy Incarnate Kore Dizisi Yorumu

Bu diziyi iki yıl önce neden izlememişim ve şimdiye kadar neden ertelemişim bilmiyorum; ama tam şu ara izlemek o kadar iyi geldi ki anlatamam!
Diziyi sevme nedenlerimin başında yetişkinlerin hikayelerinin anlatılması ve oyuncuların gerçekten çok sevdiğim ve başarılı oyuncular olması var.

Artık bir yerden sonra fazla genç ve 20'li yaşların başındaki insanların olay ve hikayelerini izlemekten sıkıldığım için bu dizi çok iyi geldi bana. Ağır çekim sahnelerin olmadığı, aşırı entrikanın bulunmadığı , herkesin doğal ve bizden biri gibi davrandığı , gerçekten hissettiği bir diziydi.
Sanki ben de onlarla o haber kanalında çalışıyormuşum ya da onların gerçek hayatlarını uzaktan izliyormuşum gibi hissettim. Öylesine yapaylıktan uzak bir diziydi bana göre.

Öncelikle çoğunuz izlemiş olsanız da dizinin konusundan şöyle bir bahsedecek olursak;
Dizi 30'lu yaşlarında olan insanların hayatını anlatıyor. Hava durumu sunucusu olan Pyo Na Ri çalıştığı kanalın yıldızı muhabir Hwa Shin 'i üç yıldır platonik olarak seviyordur. Bir gün Hwa Shin'in meme kanseri olduğunu farkeder ve ikili arasında farklı bir ilişki kurulmaya başlar. Ancak bu sırada Pyo Na Ri, Hwa Shin'in yakın arkadaşı Jung Won'la tanışır ve bu üçü karmaşık bir hikayeye doğru yol alır.

Dizinin, sayıları yok denecek kadar az olan erkek meme kanseri hastalarına dikkat çektiğini ve aslında bütün meme kanseri hastalarıyla alakalı bilgilendirici ve duyarlı olduğunu düşünüyorum.
Ayrıca bu hastalığın sadece kadınlarda değil erkeklerde de görülebildiğini ve onların da kadınlar gibi kontrol ettirmeleri gerektiğine dair bir uyarı niteliğindeydi. Bu durumu çok ama çok sevdim.


SPOİLER İÇERİR

Toplumun meme kanseri erkeklere olan bakış açısını, ön yargılarını, aslında çok anlamsız olan "erkek olma" baskısını iyice görmüş olduk bu dizide.
Hwa Shin'in bütün mimikleri, tedirgin bakışları, utancı, herkesten saklamak isterkenki çabası herşeyiyle bize duygularını ve yaşadıklarını sonuna kadar geçirdi. Bu yüzden Jo Jung Suk çok ama çok başarılıydı. Zaten kendisini çok beğenerek takip ediyorum ama bu karakteri içimde farklı bir yer edindi gerçekten. İlk hastaneye muayene olmaya gittiği zaman çektiği acı içimi acıttı.


Onun dışında Hwa Shin'in kıskançlığını da bol bol izledik dizide ama bu benim çok hoşuma gitti. Normalde aşırı kıskançlıktan hoşlanan biri olmasam da karaktere öyle güzel işlenmişti ki her hareketiyle ben de onunla birlikte üzüldüm, kızdım, sevindim.
En sevdiğim, o kıskanırken ben de içimden hem üzülüp hem de bu haline gülümsediğim sahneler;

Yani bu kısımlarda Pyo Na Ri'nin iki kişiden aynı anda hoşlanması biraz can sıkıcıydı gerçekten. Ama bunu da Hwa Shin'e bir türlü güvenememesi ve çoktan Jung Won'la başladıktan sonra bir anda geri dönememesine bağlıyorum. Ama yine de olmasa da olurdu özellikle aynı evde yaşamaları.

Ah Hwa Shin ah!

Bu sahnede içinden Na Ri'yi sevdiğini söylediği ve onu helikopterle çekime yetiştirdiği sahne favorilerimden;

Bu şarkıya bayıldım! Tam üçlüyü yansıtan bir şarkı olmuş!

Pyo Na Ri karakterine çoğu kişi sinirlense de ben birkaç yer dışında sevdim. Üç yıl platonik sevdikten sonra karşısına ona değer veren biri çıktığında bunu değerlendirmesi çok normaldi. Ancak işler üçü birlikte yaşamaya başlayınca karıştı. Neyse ki o da fazla uzun sürmedi.
Hwa Shin, Na Ri 'ye onu platonik olarak sevip sevemeyeceğini sorduğu sahnede de çok tatlıydı. 

Ah Hwa Shin ne çektin dedim izlerken. O üç yılın acısı fazlasıyla çıktı gerçekten.
Onun dışında kızımızın Hwa Shin için kendisinin hasta olduğunu söylemesi , onunla ilgilenmesi , hatta çocuğu olmayacağını öğrendiğinde bile onun yanında kalması, her zaman onu desteklemesi çok güzeldi ben sevdim.
Sonunda çıkmaya başlamaya karar verdikleri sahne de favorilerimdendi.

Hwa Shin'in kötü haberi almadan önceki tatlış halleri;

Dizideki evlenme teklifinin tamamen rastgele ve beklenmedik bir anda olması çok güzel bir detaydı. Uzun uzadıya düşünülmüş, klişe tekliflerin aksine çok samimiydi. "Because This is My first Life " dizisindeki evlenme teklifi sahnesi de bir diğer beklenmedik tekliflerden biri.

Bir de bu sahneden önce ofiste beraber ilk yemekleri de olan ramen yedikleri şu sahne;

Ben bu çifte bayıldım!

Hwa Shin en sonunda Na Ri 'yi de korumak için meme kanseri olduğunu haber bülteninde açıkladığında baya üzüldüm. Ancak kanal sonrasında bunu da fırsata çevirmeyi bildi ve biraz olsun işler dramdan uzaklaşmış oldu.

Gong Hyo Jin ve Jo Jung Suk'un kimyaları aşırı uyumluydu! İkisinin arasındaki elektrik ekrandan bana geçti benim kalbim attı o derece! Zaten Gong Hyo Jin kimle partner olsa bir şekilde uyumu yakalıyor.

Dizideki aşk üçgeninin tek sevdiğim yanı bol bol Hwa Shin'in kıskançlığını izlememizi sağlamasıydı. Onun dışında herşeyi çok iyi olan ve bana tutkusuz ve durağan gelen Jung Won ' a nötrüm.

Dizideki yan karakterleri de çok beğendim. Hiçbir sahneyi atlamadan izledim ve herkesin dizide bir yeri olduğunu düşünüyorum. Boşa yazılmış sahne yok diyebilirim.
Dizinin sevdiğim bir yanı da sık sık spikerlerin sadece doğruyu söylemeleri gerektiğinden bahsetmeleriydi.
Günümüzde bu durum çok zor olsa da verilen mesaj güzeldi.

Genelde dizilerde en merak edilen şey final bölümün havada kalıp kalmayacağı oluyor. Bu dizide herşey o kadar mükemmeldi ki final bölümü de o şekilde oldu.
Özellikle düğündeki dans harikaydı! Jo Jung Suk'un bol bol yeteneklerini sergilediği bir dizi olduğunu düşünüyorum.

Adam baştan aşağı büyüleyici.
Dizinin müziklerine zaten bayıldım. Özellikle Ra.D. 'nin "Lovesome " şarkısı en sevdiğim müziğiydi. Diğerleri ise; "Will You? - BrotherSu", "Step Step- SURAN", "Bye, Autumn- SALTNPAPER" . Hepsini tavsiye ederim.

BONUS: Hwa Shin'in insanın kalbini çarptıran anlarından bazıları;

Keşke dizi boyunca lens yerinegözlük taksaydı :)

+

Diziyi hala daha izlemeyenleriniz varsa hemen bir şans vermeniz gerekiyor bence. Gençlerin romantizminden sıkılanlar için de ilaç gibi gelecek. Ben herşeyiyle çok sevdim ve enlerim arasına girdi bile.
Yeni dizilerde görüşmek üzere...

Not: Resimler bana aittir. İzinsiz kullanılamaz.